Hüseyin Cumalı yazdı...
Sakarya’da halka at ve eşek eti satışını yazıyorum. 2 köşe yazısı yazdım. Bu 3. köşe yazısı ama Sakarya Köfteciler, Kebapçılar ve Lokantacılar Odası Başkanı Serdar Gök’ten ses-seda yok. Başkan resmen sus-pus izliyor. Başkanın ağzını bıçak açmıyor. Çıldırmak işten bile değil. Oysa geçen 7 Nisan 2024 günü Başkan Serdar Gök, İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklama yaptı. Evet, geçen Ramazan ayında Başkan Serdar Gök ajansa açıklama yaptı…
*
1 ay önceki o açıklamada, “Tarım ve Orman Bakanlığı Sakarya’da denetimler yaptı, bu denetimler sırasında et üretimi ve satışı yapılan işletmelerle lokantalardaki kırmızı et ürünlerinden numuneler alındı, şehirde sucuk üretimi yapan bir firmanın üretim yeri ve satış ofisinde, bir et firmasının satış ofisinde ve 4 lokantadan alınan numunelerde at ve eşek eti tespit edildi” dendi…
*
Aynı açıklamada “et üretimi ve satışı yapan 2 firma ile 4 lokantaya en üst sınırdan cezai işlem uygulandı, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu” dendi. Şimdi bu kısma aman dikkat edin. İHA’nın geçtiği ve ulusal basında da yer alan o açıklamada, “Mevzuat gereği tek tırnaklı et ürünleri satan iş yerlerine kapatma ya da mühürleme işlemi ise uygulanmadı” dendi. Dikkat ettiniz mi! Ne diyor açıklamada! “Mevzuat gereği tek tırnaklı et ürünleri satan iş yerlerine kapatma ya da mühürleme işlemi ise uygulanmadı” deniyor…
*
Yıllardır böyle oluyor. Sistem şöyle işliyor. Sakarya halkına at ve eşek eti satanlar tespit ediliyor. Ardından, “en üst sınırdan cezai işlem yapıldı” dendikten sonra “savcılığa suç duyurusunda bulunuldu” deniyor. Ama vatandaşa at ve eşek eti satan işyerine kapatma veya mühürleme işlemi yapılmıyor. Peki ne zaman kapanma işlemi yapılıyor! İş yargıya intikal ettikten sonra…
*
Geçen süreçte bu işi yapanlar iş yerini bir akrabasının üzerine geçiriyor. At ve eşek eti satışı sürüyor. Bir yıl sonra bu iş yeri yine tespit ediliyor. Ardından, “en üst sınırdan cezai işlem yapıldı” dendikten sonra “savcılığa suç duyurusunda bulunuldu” deniyor. Bu döngü yıllardır böyle dönüyor. Yeri gelmişken hakkını vermek isterim. Sakarya Kasaplar Esnaf Odası Başkanı rahmetli Nihat Kopal bununla ilgili çok mücadele verdi.
*
Hatta rahmetli Nihat Kopal, “At ve eşek eti yedirenler cinayet suçundan yargılansın” çıkışı yaptı. Ankara bazında da mücadeleleri oldu ve bu mücadele de işe yaradı. Ama Nihat Kopal rahmetli oldu. Şimdi Sakarya Kasaplar Esnaf Odası’ndan da ses çıkmıyor. Sakarya yıkılıyor ama Sakarya Kasaplar Esnaf Odası Başkanı Levent Büyükdemir duymuyor bile, tık yok. Sanki at ve eşek eti satanlarla Sakarya Seyyar Giyim Eşyası Satıcıları Esnaf Odası Başkanı Yekta Tepe mücadele edecek! Peeeehh..
*
Allah’ınızı severseniz böyle rezalet, böyle rezillik, böyle skandal, böyle saçmalık olur mu! Sakarya’da yıllardır bu rezalet böyle gidiyor. Kaç kere haber yaptım, kaç kere köşe yazısı yazdım. Canlı yayınlarda konuştum. Tehditler aldım. Hiç pes etmedim. Halen de etmiyorum. Az önce yazdım ya rahmetli Başkan Nihat Kopal zamanında bir başarı yakalandı. Ama şimdi o da yok. Bu düzen böyle geldi böyle gidiyor. Sakarya halkı yıllardır at ve eşek eti yiyiyor…
*
Ve ne yazık ki bütün bunlar yaşanırken Sakarya Köfteciler, Kebapçılar ve Lokantacılar Odası Başkanı Serdar Gök, insanların en çok da et tükettiği mübarek Ramazan Ayı’nda ortaya çıkıyor. “Bakanlık Sakarya’da sucuk üretimi yapan bir firmanın üretim yeri ve satış ofisinde, bir et firmasının satış ofisinde ve 4 lokantadan alınan numunelerde at ve eşek eti tespit etti. Ramazan Bayramı sonrasında bunları ifşa edeceğiz” diyor…
*
Bizde, “Helal olsun” diyerek beklemeye başlıyoruz. Mübarek Ramazan bitti, Ramazan Bayramı bitti. Ama Başkan Gök’ten tık yok. Sakaryalılar Ramazan ayından bu yana konuşuyor ve bekliyor. Esnaf “yandık anam” diyor ve hileli ürün satanların açıklanmasını bekliyor. İlk açıklamasında esip gürleyen, “konunun takipçisiyim” diyen, “tek tırnaklı et tespit edilen üretim ve satış firması ile lokantaların isimlerini ifşa edeceğim” diyen Başkan Gök’ten gık yok…
*
Oysa böyle mi olmalı! Bu böyle mi olmalı! Sakarya’da binlerce insanın ekmek yediği Sakarya Köfteciler, Kebapçılar ve Lokantacılar Odası’nın başındaki isimsin kardeşim. Madem Sakarya’da at ve eşek eti yediriliyor! Hem Sakarya halkı adına, hem bu işten ekmek yiyen esnaf adına ortaya çıkacaksın. Basın açıklaması yapacaksın. Gerekirse milletvekillerini göreve davet edeceksin. Gerekirse Ankara’ya gideceksin! Kapı, kapı gezip bu işe çözüm bulacaksın.
*
Korkma başkan korkma, senin yanında Sakarya var. At ve eşek etiyle ilgili mücadeleni ver. Bütün Sakarya senin yanında durur. Siyasi iradeden tut, Sivil Toplum Kuruluşları’na kadar herkes senin yanında olur. Yeter ki sen oda başkanı olarak, yüzlerce esnafın temsilcisi olarak dik dur. Dik dur eğilme Sakarya seninle… Ama nerede! Nerede o baba yiğit !!!
*
Sen ne yapıyorsun Başkan Serdar Gök! Soruyorum sen ne yapıyorsun! Ramazan Ayı’nda bir açıklama yaptın. “Konunun takipçisi olacağız ve bu firmaları ifşa edeceğiz” diye rüzgar yaptın. Sonra, sonrası yok. Gök gibi gürledin ama bir türlü yağamadın…
*
Bana bak başkan, Sakarya’da sayısını bilmediğim kadar hamile kadın var. Sakarya’da sayısını bilmediğim kadar bebeğine süt emziren anne var. Sakarya’da sayısını bilmediğim kadar bebek, çocuk var. Bunun yaşlısı var. Kronik hastası var. Engellisi, yatalak hastası, hastanede tedavi göreni var. Kimse ama kimse benim kentinde bu insanlara at ve eşek eti yediremez…
*
Kimse ama kimse süt emziren anneye at veya eşek eti yediremez. Sen ki Sakarya Köfteciler, Kebapçılar ve Lokantacılar’ın oyunu aldın ve seçildin. Sen ki esnafın başkanı oldun. Sen ki bu kentte o makamı işgal ediyorsun. Ya işini yap, ya istifa et. Bak çok net yazıyorum. Ya işinin gereğini yap. Ya o makamın hakkını ver. Ya Sakarya halkına at ve eşek eti yedirenlerle mücadele et. Ya esnafına sahip çık.
*
Çok net yazıyorum. Ya da bas istifa çek git. O makamları işgal etmeyin. O makamlar sizin babanızın çiftliği değil. O makamlarda oturan oda başkanları üyesine de vatandaşına da hizmet edecek. Edemiyor musun! Birilerinden mi çekiniyorsun! İşini yapamıyor musun! Kim olursan ol. Çekin gidin kardeşim. Yeter beeee…
*
Devam Edecek…
*
NOT:
SESOB Başkanı Hasan Alişan, sen niye bu olaya el koymuyorsun!
Ne bekliyorsun! Millet at ve eşek eti yerken sen ne bekliyorsun!
O makamda niye oturuyorsun!
Müdahale etsene…
Bu kentte her konuya giriyorsun da, millet at ve eşek eti yiyor…
Esnaf perişan oluyor. Niye girmiyorsun!
Her şeyi ben mi yazacağım…
Bekle, bekle…
Hepinizi yazacağım…
