Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası üyeleri Sakarya'da Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi(TEİAŞ) ve Devlet Su İşleri'nde (DSİ) bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.

Meslek kanunu ve koruyucu giyim haklarının ihlali için eylem yapan çalışanlar, DSİ önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Çalışanların ciddi mağduriyet yaşadığının belirtildiği basın açıklamasında, ''Kurumlar tarafından sağlanması gereken baret, çelik burunlu ayakkabı, yanmaz eldiven gibi iş güvenliği teçhizatları dışında; çalışanların termal iç giyim, yazlık ve kışlık olmak üzere koruyucu ayakkabı, atkı, bere ve mont gibi iklim koşullarına uygun koruyucu giyim ihtiyaçlarının karşılanması 2012 yılında Toplu Sözleşme ile güvence altına alınmıştır. Bu tarihten itibaren çalışanlara sunulan koruyucu giyim yardımı 7 dönem boyunca uygulanmış, 2024 yılında kesintiye uğratılmış ve şu ana kadar halen verilmemiştir.'' denildi.

Sendika'dan yapılan açıklamada, ''2024-2025 yıllarını kapsayan 7. Dönem Toplu Sözleşme’nin Enerji, Sanayi ve Madencilik Hizmet Koluna ilişkin hükümlerinde açıkça belirtildiği üzere, personelin koruyucu giyim malzemeleri ile donatılması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu zorunluluk, çalışanlarımızın zorlu iklim koşullarında ve tehlikeli iş ortamlarında korunmasını sağlamaya yönelik, iş sağlığı ve güvenliği açısından hayati öneme sahiptir. Ancak ne yazık ki, koruyucu giyim yardımı hakkının iş güvenliği teçhizatları ile karıştırılması sonucu, kamu çalışanlarımızın bu temel haklarından mahrum kaldığı açıkça görülmektedir.'' denildi.

Yetkilileri göreve davet eden sendika üyeleri, ''Tüm meslektaşlarımız ve çalışanlarımızla dayanışma halinde yürüttüğümüz mücadelemizi hakkımızı alana, kanunumuza kavuşana kadar yılmadan sürdüreceğiz.'' dedi.

Basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

''Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası olarak, daha önce pek çok kez çeşitli platformlarda yüksek sesle dile getirmemize rağmen, kamu çalışanlarının iş sağlığı ve güvenliğine yönelik temel haklarının ihlali karşısında, gerekli önlemlerin alınmamasını üzülerek izliyoruz. Bu nedenle “Hak Yoksa İş Yok” diyerek gerçekleştirdiğimiz bir günlük iş bırakma eylemi kapsamında, koruyucu giyim hakkımızın acilen temin edilmesi ve Meslek Kanunu'nun bir an önce yürürlüğe girmesini talep ediyoruz.

LPG'ye zam geliyor LPG'ye zam geliyor

2024-2025 yıllarını kapsayan 7. Dönem Toplu Sözleşme’nin Enerji, Sanayi ve Madencilik Hizmet Koluna ilişkin hükümlerinde açıkça belirtildiği üzere, personelin koruyucu giyim malzemeleri ile donatılması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu zorunluluk, çalışanlarımızın zorlu iklim koşullarında ve tehlikeli iş ortamlarında korunmasını sağlamaya yönelik, iş sağlığı ve güvenliği açısından hayati öneme sahiptir. Ancak ne yazık ki, koruyucu giyim yardımı hakkının iş güvenliği teçhizatları ile karıştırılması sonucu, kamu çalışanlarımızın bu temel haklarından mahrum kaldığı açıkça görülmektedir.

Kurumlar tarafından sağlanması gereken baret, çelik burunlu ayakkabı, yanmaz eldiven gibi iş güvenliği teçhizatları dışında; çalışanların termal iç giyim, yazlık ve kışlık olmak üzere koruyucu ayakkabı, atkı, bere ve mont gibi iklim koşullarına uygun koruyucu giyim ihtiyaçlarının karşılanması 2012 yılında Toplu Sözleşme ile güvence altına alınmıştır. Bu tarihten itibaren çalışanlara sunulan koruyucu giyim yardımı 7 dönem boyunca uygulanmış, 2024 yılında kesintiye uğratılmış ve şu ana kadar halen verilmemiştir. Bu durum karşısında çalışanlarımız ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır.


Mühendis, mimar, şehir plancılar, tekniker ve tüm teknik hizmet sınıfı çalışanlarının hakları için mücadele eden bir sendika olarak, koruyucu giyim hakkımızın acilen karşılanmasını ve bu doğrultuda düzenlemenin bilfiil uygulanmasını talep ediyoruz.

Öte yandan, bu temel haklarla birlikte çalışanların iş sağlığı ve güvenliğini güvence altına alan bir Meslek Kanunu'nun hala hayata geçirilmemiş olması, iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarındaki belirsizliklerin devam etmesine ve çalışanlarımızın hak kaybına uğramasına neden olmaktadır. Bilgi birikimimizin ve tecrübemizin değerlendirilmesi ile özel ihtisas gerektiren mühendislik mesleğinin unvan, yetki, kapsam, çalışma şartları, kariyer basamakları, uzmanlaşma başlıklarında daha iyi koşullara kavuşturulması için Meslek Kanunu’nun ivedi olarak hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Kamu mühendisleri olarak ülkemizin gelişmesi ve çağının ilerisinde olması için gece gündüz faaliyet gösterip ciddi sorumluluklar alıyoruz ve yetkililerden hakkımız olanı, Meslek Kanunumuzu istiyoruz.


Diğer yandan mühendislik ve teknik hizmet veren çalışanlar kamu ve özel sektördeki kritik rollerine rağmen, maaş ve özlük hakları açısından sıkıntılar yaşamaktadır. Özellikle kamu sektöründeki mühendisler; ek göstergelerindeki farklılıklardan ötürü, maddi ve mesleki motivasyonlarını yitirmektedir. Bu durum; adil bir maaş yapısının oluşturulması ve nitelikli personelin teşvik edilmesi açısından önemli bir sorun oluşturmaktadır. Bu konuda yapılacak reformları içeren bir Meslek Kanunu, sadece mevcut sorunları çözmekle kalmayıp, aynı zamanda ülkemizin bilimsel ve teknolojik gelişimini destekleyecektir.

28.06.1938 tarihli ve 3945 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "3458 Sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun", günümüz şartlarında yeterliliğini korumamaktadır. Meslektaşlarımızın mesleki ve ekonomik güvenceleri bulunmamaktadır.


Çağın şartlarına uygun şekilde yeniden düzenlenen bir Meslek Kanunu’nun bir an önce yürürlüğe girmesi ve koruyucu giyim hakkımızın güvence altına alınması için tüm yetkilileri göreve davet ediyoruz. Tüm meslektaşlarımız ve çalışanlarımızla dayanışma halinde yürüttüğümüz mücadelemizi hakkımızı alana, kanunumuza kavuşana kadar yılmadan sürdüreceğiz.

Birlikte Güçlüyüz, Dayanışma ile Haklarımızı Koruyacağız!

Bu vesile ile Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası olarak TUSAŞ’ta yaşanan menfur saldırı nedeniyle hayatını kaybeden arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, yakınlarına taziyelerimizi iletiyoruz. Milletimizin başı sağ olsun.''

Whatsapp Image 2024 11 01 At 1735513476Whatsapp Image 2024 11 01 At 1737235063