Hüseyin Cumalı yazdı...

Belki inanırsınız, belki inanmazsınız ama Karasu Belediyesi’ni uzun bir süre kaleme almayacaktım. Çünkü sürekli birini yazdığım zaman bu kentte mağduru oynuyor. Ve ne yazık ki vatandaş ne yazdığımıza bakmıyor. Sürekli bir kişi veya kurumu yazdığımız zaman vatandaş, “Sen başkana takmışsın, sen bu kuruma takmışsın” demeye başlıyor. Oysa bırak benim ne kadar uzun yazdığımı, kaç gün yazdığımı da ne yazdığıma bir bak. Bu Cumalı ne yazıyor! Bir bak mübarek bir bak… 

*

Ayrıca köşemde 500 kere yazdım. Seri köşe yazıları bir günde bitmez. Neden, zaten adı üstünde seri köşe yazısı ve seriye katarsın. Seri köşe yazarken olayın özetini her gün biraz okuyucuya anımsatırsın. Neden, çünkü beni her gün okuyan ne yazdığımı bilir ama ilk kez okuyan benim ne yazdığımı bilmez.  Evet, geriye dönük okuyabilirler ama az özet her zaman iyidir. Tıpkı televizyonlardaki dizi filmler gibi geçen haftanın özetini biraz vermek lazım. Mesela Aşk-ı Memnu da bir sahne var. Yüz kere izledik ama adamlar her tanıtımda Bihter’in o sahnesini bize izletiyor…

*

Neyse, biz Karasu Belediyesi’ne gelelim. Dedim ya geçen ay Karasu Belediyesi’ni ve başkanı İshak Sarı’yı yazdık. AK Parti Karasu İlçe Başkanlığı’nı yaptığı 2011 ile 2018 yılları ile 2019 ile 2024 yılları arasında 5 yıl Karasu Belediyesi Başkanı olarak görev yaptı. Bunca zaman belediye başkanlığı yaptı da bana 3 tane vizyon proje söyleyin! Var mı! 5,5 yılda bir caddeyi adam etmesinden başka vizyon projesi var mı! Karasu için Karadeniz’in incisi diyebilir misiniz! Dersiniz de hangi proje veya atılımla diyebilirsiniz! 

*

2011 ile 2024 yılları arasında Başkan Sarı bizzat ilçenin kaderini belirleyecek makamlarda oturdu. Sonuç, sahildeki bir cadde mi! Geçen ay yazdım. AK Parti Sakarya Milletvekili Lütfi Bayraktar’ın da olduğu AK Parti Karasu İlçe Bayramlaşması’nda nasıl isyan ettiğini yazdım. Sanki 13 yıl o ilçede ben başkanlık yaptım da ilçedeki eksiklikler için sıkılmadan isyan ediyor. Ayıp be vallahi ayıp, billahi ayıp, var mı böyle bir dünya! AK Partililerin şaşkın bakışları altında ilçenin halen tozdan-çamurdan kurtulmadığını söylüyor, yuh!

*

Aynı toplantı da yani Kurban Bayramı bayramlaşmasında utanmadan kendi yönettiği belediyesini görmeyip, kendi ekibini görmeyip hiç sıkılmadan, hiç yüzü kızarmadan Sakarya Sağlık İl Müdürlüğü başta olmak üzere resmi kurumları eleştiriyor. Sayın başkan ara sıra aynaya bak. Bak, bak çekinme ara sıra aynaya bak. Seni kim eleştirsin! Sen AK Partili  belediye başkanı mısın, CHP’li belediye başkanı mısın, gazeteci misin, nesin! İlçendeki resmi kurum ve bu kurumlardaki personeli eleştirmeye utanmıyor musun!

*

Ama biz seni eleştirince, ilçendeki basın mensupları seni eleştirince, “onlar manipülasyoncu, onlar art niyetli, onlara reklam vermiyorum da ondan beni eleştiriyorlar” diye başlıyorsun. Herkes art niyetli ama sen mükemmelsin. Herkes rant peşinde ama sen Allah dostusun, dimi! Şimdi seni yine yazmaya başlıyorum. Muhtemelen de seri yazısı dizisi olacak. Malum, bizim Türk Milleti mağduru sever. Benim ne yazdığıma bakmadan “sen başkana takmışsın” olacak. İsteyen istediğini düşünsün…

*

Gelelim mevzuya. Geçen ay İshak Sarı’yı çok yazdık ve biz de yeter dedik. Ama yapacak bir şey yok. Geçen Temmuz ayının sonuydu. Bir telefon geldi. Arayan bir dost ve “Cumalı abi tam senlik bir konu var” dedi. Telefondaki dosta “nedir konu” dedim. Telefonun ucundaki dost, “Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı mecliste yeni bir karar aldı. Alınan kararla birlikte ilçedeki beton firmaları beton atacakları yeri, ilgili kurum veya kişiyi, taşıma güzergahını belediyeye bildirecek” dedi…

*

Bende “Bu firmalar zaten bilinen firmalar, bakanlık bunları takip ediyor, hatta bunlarda çip var. Niye bunları yakın takibe aldılar” dedim. Telefondaki ses, “Kaçak yapılaşmayı önlemek için” deyince bende “Tamam, bakanlık izliyor ama belediye de izlesin. Çift denetim iyidir” dedim. Telefondaki ses, “Cumalı abi tamam bakanlık izliyor. Karasu Belediyesi de izlesin ama asıl sıkıntı 60 metreküp beton için 3 bin 105 lira Karasu Belediyesi ücret tahsil edecek” dedi.

*

Önce, “Haydaaa bu nasıl iş, nereden çıktı” dedim ve ardından, “Böyle iş mi olur mu! Ama bu kez ben bu işe karışmayım. Sonra Başkan İshak Sarı’ya takıksın diyorlar. Bu kez başka gazeteciler yazsın” dedim. Biz böyle dedik ve telefonu kapattık. Yanılmıyorsam geçen 23 Temmuz akşamı konuştuk bunları ve bir gün sonra gazeteciler beton uygulamasını haber yaptı. Hatta bizim arkadaşlarımızda haber sitemize girdi…

*

İnanın ben hiç karışmadım. Olup biteni izleyeme başladım. Öyle ya iki satır yazsak “Başkan İshak Sarı takık” edebiyatı başlayacak. Ardından Karasu’dan “mağdurum da mağdurum. Çok mağdurum mağdurum” nameleri gelecek. Artık alıştık. Mevzu Karasu mu! Biz art niyetliyiz, Başkan İshak Sarı sütten çıkmış ak kaşık, kesinlikle böyle. İşin kötü yanı vatandaş mağdur edebiyatını yiyor. Tabi mağdur edebiyatı iyi tutuyor, seviyor. Neyse ben karışmadım. Haberler çıktı. Haberler çıkınca bu kez başka dostlar aradı. Onlara da “Aman ben bu kez izliyorum” dedim.

*

Derken SATSO 34. Meslek Komitesi Başkanı ve SATSO meclis üyesi Murat Ekşi bir açıklama yaptı. O açıklama haber oldu. O haberin alt başlığı aynen şöyle idi. Karasu Belediyesi’nin kaçak yapılaşmayı önlemek için uygulamaya başladığı ‘Beton Taşıma ve İzin Güzergâh Belgesi’ müteahhitleri isyan ettirdi. Müteahhitler adına açıklama yapan Murat Ekşi, Karasu da yapılanın tam adı ‘Deli Dumrul Vergisi’ diyerek karara tepki gösterdi…

*

Haberin alt başlığını okudum ve “geliyor gelmekte olan” dedim. Bakın daha haberi okumadım. Haberin alt başlığını okudum ve “geliyor gelmekte olan” dedim. Niye böyle dedim. Daha önce de yazdım. Ulu, yüce, bilge, kudret sahibi, bilgili, kültürlü, Allah dostu, harika, mükemmel, kesinlikle her işin en iyisi ama en iyisini bilen, Karasu’nun tek hakimi, sütte leke olur ama onda asla leke olmaz, daha saymak bitmeyen Karasu Belediye Başkanımız, ağabeyimiz bir uygulamaya karar vermiş…

*

Ama o ne! Böylesine mükemmel bir başkanın uygulamasına SATSO 34. Meslek Komitesi Başkanı ve SATSO meclis üyesi Murat Ekşi bu uygulamaya laf etmiş. Hatta başkanımın aldığı uygulama kararı için “Deli Dumrul Vergisi” demiş. Ya inanın yazarken bile tüylerim diken diken oluyor. Resmen ürperiyorum. O kudretli İshak Başkanımız “Tez yeni bir vergi koyun. Kim ki beton atacak! Bize akçasını pardon ücretini yatıracak. Bu böyle biline” diye ferman verecek…

*

Murat Ekşi de buna “Deli Dumrul Vergisi” diyecek. Düşüne biliyor musunuz! İnanılır gibi değil. Ağanın sözünün üstüne (!) söz olur mu! O ki Karasu’nun yiğidi İshak han hazretleri bir açıklama yapmış. Bir ferman buyurmuş. Bitti, konu kapanmıştır. Beton atacaksan paşa paşa 60 metreküp beton için 3 bin 105 lira ödeyeceksin. Bunun ötesi berisi yok, nokta kardeşim. Ama Murat Ekşi ne yapıyor! Bu vergiye tepki gösteriyor…

*

Pardon Murat Ekşi, Karasu sahilinde yürek mi yedin! Soruyorum. Karasu sahilinde yürek mi yedinde yüce devletlum İshak Sarı hanın fermanına laf ediyorsun!

*

Devam edecek….