Hüseyin Cumalı yazdı...
Malum, 31 Mart 2024’te yapılan son yerel seçimde CHP iyi bir çıkış yakaladı. İstanbul, Ankara gibi büyük kentleri aldı. İktidar partisi yaşadığı bu yenilgi sonrasında “öyle yapacağız, böyle yapacağız” dedi ama pek bir icraat yapmadı. Ülke genelini bırakıp Sakarya’ya bakalım. Son yerel seçimde AK Parti’nin kalesi olan Sakarya’da 7 belediye kaybeden AK Parti Sakarya İl Başkanı Yunus Tever yerini korudu. Tever yaptığı yönetime aldığı isimlere baktığımızda ise AK Parti Sakarya Milletvekilleri başta olmak üzere alayına kafa tuttu…
*
Dedik ya CHP yani bir anlamda muhalefet son yerel seçimde iyi bir çıkış yakaladı. İşte bu çıkışla birlikte muhalefette de bir özgüven geldi. Evalla, gelsin tabi haklarıdır. Çalıştılar ve yerel seçimde haritayı kırmızı yaptılar. Buraya kadar yazdıklarım genel bir değerlendirme idi. Şimdi biz konuyu dağıtmadan Sakarya ölçekli gidelim. Son seçimde Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na Yusuf Alemdar seçildi. Hedefleri ve hizmet hırsı olan Alemdar’ın 10 aylık icraatlarına baktığımızda masadaki en önemli icraatı şüphesiz ki Kentsel Dönüşüm oldu…
*
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sonrasında iktidar partisinin 26 yıllık ayıbını ortadan kaldırmak, iktidar partisi milletvekillerinin pasifliğini örtmek, en önemlisi de Sakarya’ya yapılacak en büyük iyiliği yapmak Başkan Alemdar Kentsel Dönüşüm için çırpınıyor. Alemdar’ın dönüşüm için çırpındığı günümüzde Sakarya halkına düşen görev Kentsel Dönüşüme sahip çıkmaktır. Konuşalım, tartışalım, yapıcı eleştiriler yapalım ama ortak noktamız Kentsel Dönüşüm’ün bir an önce başlaması olsun…
*
Kentsel Dönüşüm’ün ilk etapta pilot bölgesi olan Tığcılar Mahallesi’ndeki hak sahibi ve kiracılarla yapılan toplantı sonrasında ailesi o mahallede oturan Hande Karacasu isimli kadın sosyal medyasından ateş etmeye başladı. Bu hanım efendiyi tanımadığım için X hesabına girip baktım. Ayık Yaşamlar serisi yapımcısı, Sessiz İstila serisi Yapımcısı, Nöropolitik ve Siyasal İletişim, Göç ve Ortadoğu Araştırmaları, Siyaset Bilimi Kamu Yönetimi ve gazeteci olduğunu yazıyor. Sayfasını gezdim. Full muhalif bir isim…
*
Muhalif olabilir, CHP’li olabilir. AK Parti’yi sevmeyebilir. AK Parti’den nefret edebilir. Bunlar ve fazlası bizi bağlamıyor. Ancak konu Kentsel Dönüşüm iken Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin 26 yıl sonra bu kentte başlattığı çalışmaya limon sıkacaksa orada bir duracak. Zaten iktidarın 26 yıllık işgüzarlığı nedeniyle bu günlere kadar geldik. Yıllar sonra Başkan Alemdar kolları sıvadı ve bodoslama olaya daldı. Kent kendisine destek oluyor. Bu arada tedirginlikleri ve çekinceleri olanlarda var…
*
Zaten Tığcılar Mahallesi sakinleriyle bunun için toplantı yapıldı. Aklınıza ne geliyorsa sorun, en uç düşüncelerinizi sorun, bizde ona göre çalışma yapalım. Daha sonra yine bir araya gelelim ve en iyisini yapalım. Büyükşehir Belediyesi böyle düşünüp yol alırken, Hande hanım 210 bin takipçisi olduğu sosyal medyasında Kentsel Dönüşüme vuruyor. Niyeti eleştiri değil, direkt AK Parti üzerinden Başkan Alemdar’a vurup bir taşla iki kuş hesabı yapıyor. Hem AK Parti’ye vuracak, hem Büyükşehir Belediyesi’ne vuracak. Hande hanım, öncelikle ben AK Partili değilim. Önce bunu kafa sok…
*
Şimdi ağır ağır ilerleyelim. TV 264 ekranlarında canlı yayınlanan Gazeteciler Soruyor isimli tartışma programında 2 hafta önce “Hande Karacasu denilen gazeteci Kentsel Dönüşümle ilgili yaptığı paylaşımlar yanlış, kusura bakmasın ama biz Kentsel Dönüşüme bu kadar yaklaşmadık” diyerek kendisi eleştirdim. Geçtiğimiz günlerde Hande Karacasu beni aradı. Telefonda bana, “Ben Hande Karacasu denen gazeteciyim. Ulusal bir gazeteciyim. Sen git ağa babaların gelsin” dedi ve telefonu yüzüme kapattı…
*
Bak Hande Karacasu, internetten elde ettiğim bilgilere göre sana göre karşı taraf olanların sinir uçlarıyla oynayan gazetecilik veya muhalefet yapmışsın. Sessiz İstila isimli drama filimin sonrasında Sakarya’da polis seni gözaltına almış. Hatta gözaltında iken Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ seni savunmuş. Dedik ya muhalif bir gazeteci olarak epey iyisin. Bu birincisi idi. İkincisi ise senin ailenin de oturduğu Sakarya’ya gelirsek bu kentte istediğin kadar sert muhalefet yap. Kimi eleştirirsen eleştir, CHP’yi öv, AK Parti’ye giydir…
*
Ama mevzu Kentsel Dönüşüme gelirse orada bir dur. Seni uyarıyorum Kentsel Dönüşüm noktasında seninle kapışırız. İşte senin sosyal medyada 210 bin takipçin var, ulusal kanallarda çıkıyorsun, popülersin, ünlüleri tanıyorsun beni bağlamaz. Beni sosyal medyada linç ettirirmişsin çokta tın. Beni bu kent bağlıyor. Benim derdim Kentsel Dönüşüm bir an önce başlasın. Herkesin ortak bir noktada buluştuğu bir dönüşüm başlasın. Ayrıca şunu da iyi bil. Marmara Depremi’nde enkaz altında kalan Sakarya’da sana veya senin gibilere Kentsel Dönüşüm üzerinden prim vermeyiz, veremeyiz…
*
Bir daha yazayım. Bizim derdimiz bu kenti dönüştürmek, bizim derdimiz iktidarın 26 yıldır yapmadığı Kentsel Dönüşüme hem, şimdi başlamak, bir kişinin bile olası depremde burnunun kanamasına engel olmaktır. Üçüncüsü ise bana telefon açıp, “Ben Hande Karacasu denen gazeteciyim. Ulusal bir gazeteciyim. Sen git ağa babaların gelsin” diyerek yüzüme telefon kapatamazsın. Bu ne insanlığa sığar, ne gazetecilik mesleğine sığar, ne nezaket kurallarına sığar. Madem yürek yedin ve beni aradın. O zaman beni de dinleyeceksin. Öyle yüzüme telefon kapatmayacaksın…
*
Merak etme ben senin gibi görgüsüz değilim. Ben senin gibi ego patlaması yapmam. Ben senin gibi insanları aşağılamam, tepeden bakmam, kibir hiç yapmam. Ayrıca sen kimsin, kendini ne zannediyorsun! Değil Hande Karacasu bu ülkenin en büyük gazetecisi, televizyon yorumcusu, genel yayın müdürü olsa ne olur! Saygı diye bir kavram var. Ne kadar saygılı olursan o kadar saygı görürsün. Telefonda bana, “Sen git ağa babaların gelsin” dedin ya bende sana, “Sen git kralın gelsin. Senin genel başkanların gelsin. Senin gibilerin alayı gelsin.
*
Neymiş!
Ben Hande Karacasu denen gazeteciyim…
Ulusal bir gazeteciyim…
Eeeeee…
Ulusal gazeteci olunca ne olur!
Ne oluyor yani ulusal gazeteci olunca!
Yoksa Yalova Kaymakamı mı oluyor!
*
NOT:
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar Suriye’ye gitti. Muhalefet ile muhalif basın ateş etmeye başladı! Tamam, ateş edin ama Şam ile Sakarya kardeş şehir olduğunu biliyor musunuz! Soruyorum. Sakarya ile Şam kardeş şehir iken Başkan Alemdar’ın bu ziyareti yapmasından doğal ne olabilir! İşte yarın size bu doğallığı anlatacam !!! Bu arada Hande Karacasu sende iyi oku !
