Hüseyin Cumalı yazdı...

Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar’ın düzenlediği basın toplantısındaki önemli ana başlıklara bakmaya devam ediyoruz. Takip edenler bilir ama takip etmeyenler için küçük bir anımsatma yapalım. Sakarya’nın içmesuyu kaynağı olan Sapanca Gölü’nün çevresindeki kaçak veya ruhsatlı binalar, göl kıyı şeridi, bungalovları, su kaynaklarımızı kullanan su fabrikalarını kaleme aldık… 

*

Sıra da “yerinde kentsel dönüşüm ve dirençli şehir Sakarya” var. Kurban Bayramı öncesine gelen bu bölümle ilgili olarak “Bu kentte bir Ali İhsan Yavuz gerçeği var” diyerek bir giriş yaptık. Ne demek isteğimizi ısrarla anlamak istemeyen (!) birileri, yine kıçından yorum yaptı. Valla ister kıçınızdan, ister ağzınızdan yorum yapın. Hiç önemli değil, çokta tın…

*

Ama şunu iyi bilin. Bu kentte çok bilenler, oturduğu yerde bıdı bıdı yapmaktan başka bir işe yaramayanlar, özellikle de kıçıyla yorum yapanlar şunu iyi bilsin. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’u ister sevin, ister sevmeyin. Kurban Bayramı öncesinde de yazdım. Bu kentte bir Ali İhsan Yavuz gerçeği var. Bunu 2. kez yine çok net yazıyorum. Çok net yazıyorum ki birilerinin aklına bu girsin...

*

Neden bu konuda ısrar ediyorum! Neden “bu kentte bir Ali İhsan Yavuz gerçeği var” diye ısrarcıyım! Nedeni basit, çok basit. Sakarya’nın iki Nükleer gücü var. Biri TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, biri ise AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, nokta. Ayrıca başka birisi var mı! Sakın bana iki kıytırık ödenek çıkartanlarla gelmeyin. Bana rutinlerle hiç gelmeyin. Bana büyük projeler ve icraatlarla gelin…

*

Sakarya için Ankara’da büyük işlere kim imza atıyor! Kim Sakarya’dan giden belediye başkanlarına destek oluyor, kim kapıları açıyor! Biri Ali İhsan Yavuz, diğeri ise Ergün Atalay, diğerleri ne yapıyor! Mesela AK Parti Sakarya Milletvekillerine bakın. Ne yapıyorlar! Bir yılı geçkin milletvekilleri ne yapıyorlar. Ne yaptılar! Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı daha dün AK Parti Karasu İlçe Başkanlığı bayramlaşmasında isyan etmedi mi!

*

Başkan İshak Sarı bayramlaşma töreninde AK Parti Sakarya 1. sıra Milletvekili Lütfi Bayraktar’ın yüzüne, “Karasu, üvey evlat ve yetim pozisyonunda. Artık bu algının yıkılması için masaya yumruğumuzu vurmamız lazım. Derdimiz var! Gerçekten yerel açıdan, yerel hizmetler açısından derdimiz var. Bürokrasi, sağlık konusunda derdimiz var. Biz artık burada sizin aracılığınızla sizin bu bölgenin vekili olmanız nedeniyle bu iki ilçenin hak ettiği hizmeti görmesini istiyoruz” demedi mi!
**
Başkan Sarı, “İnsanlar şu anda tozdan boğuluyor. Evet, bir ekonomik kriz geçiriyoruz ama 2029’da bu insanların karşısına çıktığımız zaman ‘biz toz yutuyorduk’ dediklerinde, hiçbir bahanemiz yok. Bunları yapmak mecburiyetindeyiz. Bunları merkez için söylüyorum. Sağlık ve güvenlikte sorun yaşıyoruz. En ufak bir yaralanmada bile 50-70 kilometre git gel yapıyoruz. Hesap ettik, devletin taşımak için yola harcadığı parayla 10 senede yeniden hastane inşa ediliyor. Yani eziyetin bini bin para” demedi mi! Belediye başkanı bile isyan etmedi mi!
*
Hale bakın. AK Parti’nin Karasu’da düştüğü hale bakın. AK Parti 1. sıra Sakarya Milletvekili Lütfi Bayraktar bırakın Sakarya’yı daha kendi seçim bölgesine hizmet getiremiyor. Kendi bölgesindeki Belediye başkanı ‘hizmet yok, gelmiyor. Üvey evlat gibiyiz’ diye isyan ediyor. Milletvekili Bayraktar’a “2029 yılındaki seçimlerde Karasu halkının önüne nasıl çıkacağız!” diyor. Milletvekili Bayraktar ise susup dinliyor…
*
Diğer AK Parti Sakarya Milletvekilleri mi! Çiğdem Erdoğan kendini kano sporuna verdi, kürek çekiyor. Ali İnci klasik Hendek Belediye Başkanlığı günlerini unutamadığı için ilçede çarşı pazar geziyor, Ertuğrul Kocacık Çerkes sürgünü üzüntü ile anacağına kutlamalar yapıyor, Murat Kaya ise ne yapıyor bilmiyorum. Çünkü kendisini eleştirdiğim için beni sosyal medya hesaplarında engellemiş. Canım vekilim, ne kadarda misyon ve vizyon sahibisin. Gazeteciyi engelleyince iş bitiyor dimi! Bu arada vekillerin hepten hakkını yemeyelim. Kurban Bayramı’nda bayramlaşmaları kaçırmadılar. Helal olsun (!) 

*
Şimdi bu tabloya bakın! Öyle dümenden değil iyi bakın. “Bu kentte bir Ali İhsan Yavuz gerçeği var” demekle ne demek istediğimi anladınız mı! Bu dönem ki AK Parti milletvekillerinden bu kente pek hayır yok. Bunlar kıytırık iki ödenek çıkartıp çok iş yaptığını zannediyorlar. Haaaaaa şimdi bana tepki gösterecek olanlar varsa önce AK Partili Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı’ya tepki göstersin. Başkan Sarı, AK Parti’nin liste başı olan milletvekili Lütfi Bayraktar’ın yüzüne gayet kibarca “kendi seçim bölgene faydan yok” dedi.
*
Dolayısıyla yazdığım gibi “Bu kentte bir Ali İhsan Yavuz gerçeği var” ve bu kente Ali İhsan Yavuz lazım. Ankara’da her kapıyı açacak, bin yataklı hastane gibi büyük işleri biçtirecek yeni birisi çıkana kadar ben böyle demeye ve yazmaya devam edeceğim. Şimdi asıl konumuza gelelim. Yusuf Alemdar, AK Parti Sakarya Büyükşehir Belediyesi adayı iken 23 Şubat 2024’te 30 ana başlıkta projelerini lansman törenini yaptı.

*

“Sakarya Yüzyılı Başlıyor” başlığıyla açıklanan o projelerden en önemlisi  “Afetlere karşı dirençli şehir vizyonu” idi. O lansmanda “Çalışacağız, üreteceğiz ve hep birlikte başaracağız” diyen Alemdar,  “Afetlere karşı dirençli bir şehir olmak, önceliğimiz olacak. Yatay mimari anlayışından taviz vermeden, deprem görmüş, risk taşıyan yapıları dönüştüreceğiz. Dirençli şehir olmanın ön şartı, afetlere karşı geliştirilecek önlem ve hazırlık çalışmalarıdır. Şehrimizin deprem kuşağında olduğunu ön görerek çalışmalarımızı hızla sürdüreceğiz” dedi.

*

Alemdar, “Hazırladığımız planlar doğrultusunda şehrin sağlam zeminlerinde toplu konut ve arsa üretim çalışmaları yapacağız. Afet odaklı planlama çalışmaları ile afet risk haritalarımızı hazırlayacağız. Deprem izleme merkezi kuracağız. 7/24 deprem riskini ve olası afet hareketlerini izleyeceğiz. Afet bilincinin oluşması için öncelikli çocuklar olmak üzere uygulamalı eğitimlerin verileceği afet eğitim parkı yapacağız” diye konuştu…

*

Ve Kurban Bayramı öncesinde basınla bir araya gelen Başkan Alemdar, “Bu şehirde bir istatistik var. Her 35 yılda bir deprem olmuş. Bu depremi göz önünde bulundurarak şu binaların şehir merkezinin tamamıyla ilgili el birliğiyle dönüşümü başlatmak zorundayız. Biz elimizi değil gövdemizi taşın altında koyuyoruz. Onun için tasarruf tedbirleri olmuş olsa da olmamış olsa da bizim tek derdimiz var. Önceliğimiz şehrin dönüşümü” dedi.

*

Bugünlük noktayı koyarken Yusuf Başkanın “Biz elimizi değil gövdemizi taşın altında koyuyoruz. Onun için tasarruf tedbirleri olmuş olsa da olmamış olsa da bizim tek derdimiz var. Önceliğimiz şehrin dönüşümü” sözlerini bir kez daha özellikle Ali İhsan Yavuz ile Ergün Atalay’a hatırlatmak istiyorum. Sayın Atalay ve sayın Yavuz, sizinde bildiğiniz gibi 1999 Marmara depreminden bu yana Sakarya’nın çok katlı bina sorunu çözülmedi…

*

Ne zaman olur o kısmı Allah bilir ama Yusuf Başkanın da dediği gibi Sakarya’da ortalama 35 yılda bir deprem oluyor. Dolayısıyla 1999 depremini baz alırsak da zaman iyice daralıyor. Sakarya ayağında Başkan Yusuf Alemdar, Ankara ayağında ise Ergün Atalay ile Ali İhsan Yavuz önderliğinde “Yerinde Kentsel Dönüşüm ve Dirençli Şehir Sakarya” projesinin startını verin. Biliyoruz, bu şehre çok hizmetiniz oldu ama bence en büyük hizmet ve emeğiniz bu olacaktır…

*

Devam edecek…