Ercan Başnuh, Yenidoğan Çetesi skandal olayı ile ilgili şu açıklamada bulundu; “Ekonomide, eğitimde, tarımda ve dış siyasette olduğu gibi sağlık yönetiminde de oluşan başarısız karne AKP iktidarına aittir. İşine gelmeyince anayasayı, kanunu tanımayan, rantı, talanı, yandaşı koruyup kollayan, adaleti sağlayamayan, liyakati değersizleştiren, yoksulluğu ve yolsuzluğu önleyemeyen iktidarın, yarattığı fırsatçılık ve çıkarcılık kültürü, toplum hayatımızda çürümüşlüğün, kokuşmuşluğun heryere yayılmasına yol açıyor.
“SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROJENİZ İFLAS ETMİŞTİR”
Sağlık Bakanlığı’nın denetimlerindeki yetersizlik, lakaytlık, basiretsizlik, sistemde suistimale açık kapılar bırakılması, sağlığın ticarileştirilmesi, masum bebeklerin canına mal olmuş, bazıları da kalıcı yaralar almışlardır. Yenidoğan Çetesi Olayının özel hastanelerde yaptıklarının duyulması ile bütün ülkenin içi sızlamış, yüreği yanmıştır. Bu hastanelerde yavrularını yitiren aileler bir kez daha tarifsiz acılar içine düşmüşler, yavrularını kucağına alamadan, ismini koyamadan, yüreklerine taş basmanın ızdırabı ile kahrolmuşlardır. Bu insanlık dışı suçu işleyen yenidoğan çetesi olayında, hastanelerin denetim yetersizliği, sistemin suistimal edilebilirliği, sağlıkta dönüşüm projesinin sağlıklı işlemediği iflas ettiği ortaya çıkmıştır.
“KAMUOYU ŞÜPHE, KAYGI VE KORKU İÇİNDEDİR”
Sağlıkta dönüşüm adı altında izlenen Politikalar sonucunda herkes için geçerli olması gereken ücretsiz sağlık hizmeti hakkı ticarileştirilmiştir. Sağlık hizmeti hayati değer taşımaktadır. Ticari bir metaya dönüştürülmemelidir. Sistem suistimale açık ve haksız kazanç sağlamak isteyenlerin insan sağlığını hiçe sayarak nemalandığı bir alana dönüşmüştür. Bu çok acı bir şeydir. Yeni doğmuş masum bebeklerin hayatıyla oynayarak, onları öldüren çete türünde oluşumların sağlıkta daha nerelerde yer aldığı ve yuvalandığı ile ilgili kamuoyu şüphe, kaygı ve korku içindedir. Halkımızın sağlık güvenliği tehlike altındadır.
“AKP VE MHP YENİDOĞAN ÇETESİNİN ARAŞTIRILMASINI İSTEMEDİ”
AKP ve MHP ise yenidoğan çetesi ile ilgili araştırma yapılmasını mecliste kabul etmemiş ve istememiştir. Bu kadar büyük skandal varken neden bunu istemezsiniz? Oysa doğruların bir şekilde ortaya çıkma gibi bir özelliği vardır. Sağlık bakanlarının özel hastaneleri olan şahıslardan seçilmesini, bu kişilerin devlet imkanları ile daha çok zenginleştiğini, eski Sağlık Bakanı'nın Hastanesinde de çetenin at oynatmasını ve eski bakanın bundan haberdar olmamasını kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz. Ülke yönetimi kimler tarafından yapılıyor. Sağlık Bakanlığı kimlere emanet ediliyor?
“SAĞLIK BAKANI OLAYIN SİYASİ SORUMLUSUDUR. İSTİFA ETMELİ”
5 Mayıs 2023'ten beri soruşturma yapılırken 19 hastane faaliyetlerini sürdürdü. Bebekleri öldüren ve devleti soyan katiller ve caniler 18 ay boyunca elini kolunu sallayarak çalıştılar ve daha çok bebeğin ölümüne yol açtılar. Soruşturma gizliliğinin arkasına sığınan Bakanlık, özel hastanelerin faaliyetini durdurmadı. Aynı ilde Sağlık il Müdürü olan ve daha sonra Sağlık Bakanı olduktan sonra da soruşturmadan haberi olan Bakan’ın, bu olayın Siyasi sorumluluğunu üzerine alması ve hemen istifa etmesi gerekir.
“OLAY SAĞLIK SİSTEMİ SORUNUDUR”
Bu olay çürük elma meselesi değildir. Bu çürüyen sistemin yarattığı sorundur. Bugünkü sistemle Türkiye de sağlık hizmetleri yönetilmek zorunda değildir. Sistemin yeniden kurgulanması gerekmektedir. Bu olayın perde arkasının da araştırılması ve nerelere uzandığı açığa çıkarılması için TBMM’nde verilen araştırma komisyonu kurulması önergesi AKP ve MHP oyları ile geçirilmemiştir. Suistimale açık bu sağlık sisteminde ısrar etmeyin.
“VATANDAŞI ÖZEL HASTANELERE MAHKUM ETTİNİZ”
Son 20 yılda özel hastanelerin yatak sayısı 5 kat artarken, kamuda 2 kat artmadı.Türkiye'de hastane yatak doluluk oranı yüzde 60. Şehir hastanelerine ise yüzde 70 yatak doluluk oranı garanti ediliyor. Yani dolmayan yatakların bedeli kamu tarafından karşılanıyor. Doluluk oranında garanti verilen şehir hastaneleri açılırken, aynı ildeki var olan devlet hastaneleri kapatılıyor. Bu bile isteye yaptığınız yanlış işlerle çetelere ortam yarattınız. Bu şekilde kamuda var olan yatak sayısını artırmadınız. Çalışan insan kaynağı sayısını yeteri kadar artırmadınız. Kamu hastanelerinde bir çok poliklinikten randevu almak için aylarca bekleyen ve sonunda özele mahkum ettiğiniz insanlarımız sizlere dua etmiyorlar bilesiniz.
“ASLİ HİZMETLER ÖZELLEŞTİRİLEREK SÜRDÜRÜLMEMELİDİR”
Devlet sağlık sistemini sosyal devlet olarak yeniden kurgulamalıdır. Devletin güçlü bir kamu sağlığı hizmeti vermesi gerekmektedir. Bunun önemini pandemi de gördük. Bakanlığın asli hizmetlerini sağlıkta özelleştirmeyle ve taşeron firmalar ile sürdürmesi uygun değildir. Hastanelerin bazı poliklinik hizmetlerinde özel hizmet alması uygun değildir. Hizmete alınmayı bekleyen sağlık mezunu yüzbinlerce gencimiz var. Sağlık çalışanlarının sorunları acilen çözümlenmeli, huzurlu çalışma koşulları oluşturulmalıdır. AKP rejimi baktığı her yerde rant ve talan gördüğü için sağlık sistemi de çürümüştür. Bu sağlık sistemi, insan hayatı üzerinden, hortumcu düzen kuranları denetlememiştir.
“SAĞLIKTA REFORM YAPACAKMIŞSINIZ. 22 YILDIR ŞİMDİ Mİ AKLINIZA GELDİ?”
Minicik canları canilerin kurduğu tuzaklardan koruyamayanlar, Devletin Milletin parasının, kaynaklarının özel hastanelere nasıl aktarıldığını görmeyen, duymayan ve bunları denetlemeyenler, sağlıkta reform yapamazlar. 22 yıldır yapamadığınız reformu yapmak için bugünleri mi beklediniz? Şimdi mi aklınıza geldi.? Bu kirli ilişkiler, vahşet, yolsuzluk ve rant sürerken, yılda iki kez ve habersiz yapılan denetim uygulamasını bir yönetmelik ile değiştirip yılda bir kereye indirdiniz ve denetimi haber vererek yapmaya başladınız bu anlayışla reform yapamazsınız. Tüyü bitmedik yetim hakkını gözetemeyenler, insan canını sağlığını korumakta hassasiyet göstermeyenler reform yapamazlar. Reformu halkımız yapacak ve size gerekli cezayı kesecektir.”dedi.