Zafer Partisi Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi Uzm. Dr. Cihan Kolip, yaptığı açıklamada Türkiye’nin tarihsel süreçte karşı karşıya kaldığı emperyalist projelere dikkat çekerek, ülkenin ekonomik, askeri ve ulusal yapısının zayıflatılmak istendiğini belirtti. Kolip, 2003 yılında Ottawa Antlaşması’yla başlayan, Ergenekon ve kumpas davalarıyla derinleşen ve 2017 referandumuyla büyük bir kırılma yaşayan sürecin, son olarak TBMM’deki grup toplantılarında gün yüzüne çıktığını ifade etti.
Zafer Partisi GİK üyesi Uzm. Dr. Cihan Kolip, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"2003 yılında Ottawa antlaşmasıyla başlayan, 2007 Ergenekon ve kumpas davalarıyla devam eden,
2009 Mayınların temizlenmesiyle demografik yapının bozulması amaçlanarak ileri boyuta geçen,
2017 referandumuyla büyük fotoğrafın görülmesiyle devam eden ve bu haftaki meclisteki grup toplantılarında ortaya çıkan durumun özeti şudur.
Emperyalizmin karşısındaki en büyük güç olan Türk Dünyasına liderlik yapabilecek Türkiye’nin bu özelliğini kaybetmesini sağlamaktır.
Bu amaçla…
Türkiye’nin ekonomik olarak zayıflatılması, Ordusunun güçsüzletilmesi,
Ulus kimliğinin yok edilerek topluluklar dönüştürülmesi,
Milli birliğin bozulması hedeflenmiştir.
Sonuçta Anadolu’yu Türksüzleştirmek amaçlanmaktadır.
Son hızla devam eden bu emperyalist proje
bebek katilinin af kapsamına alınması ve devleti verelim ifadeleriyle kanımızı dondurmuştur.
Yahya Kemal Beyatlı 1929-1931 yılları arasında Madrid ve Lizbon büyükelçisi olarak görev yaptığı dönemde katıldığı konferanstaki konuşmasında Türkiye’nin nüfusunun 66 milyon olduğunu söylediği sırada dinleyicilerden gelen, Türkiye’nin nüfusu 16 milyon değilimiydi? itirazına karşılık 50 milyonda toprağın altındadır cevabından anlaşıldığı gibi Anadolu toprağının her bir karışı şühedanın kanıyla yoğrulmuştur.
İşte son yapılan bu açıklamalar şehitlerimizin ruhunu sızlatmış , manevi bedenleri olan vatan toprağını kirletmiştir.
O yüzden Türk Cumhuriyeti Vatandaşlığının parayla satılmasına itiraz ediyoruz.
Türkiye’nin dünyadaki en fazla sığınmacı ve kaçağı barındırmasını asla kabul etmiyoruz.
Atatürk’ün Gençliğe hitabesinde söylediği “işte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen, Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır" vasiyeti üzerine
Atatürkçü, Türk Milliyetçisi, Yurtsever bütün kardeşlerimizi, Türk Milletinin Anadolu’daki haklarını ve hukukunu savunmak için Zafer Partisine davet ediyorum.
Cephe bütün Türkiye’dir, Ordu Yüce Türk Milletidir…
Ne Mutlu Türküm Diyene!"