Nurettin Eryılmaz
Son dönemde artan kadın cinayetlerine tepki göstermek amacıyla Sakarya Barosu ve Sakarya Kadın Platformu tarafından yürüyüş düzenlendi. Çok sayıda kadının katılımıyla Yeni Cami önünden başlayan yürüyüş, sloganlar ve dövizlerle Demokrasi Meydanı’na kadar sürdü.
Ellerinde 'Özgürlüğümüzden, hayatlarımızdan, sokaklardan vazgeçmiyoruz', 'Kızını koruma, oğlunu eğit', 'Hayatını çaldığınız her kadın için yeri göğü inleteceğiz' yazılı dövizler taşıyan grup, sloganlar atarak kadın cinayetlerine dikkat çekti.
Son dönemdeki kadın cinayetlerine tepki gösteren kadınların, Yeni Cami önünde başlayan yürüyüşü Demokrasi Meydanı’nda tamamlandı.
Sakarya Emniyet Müdürlüğü ekipleri, yürüyüş sırasında güvenlik önlemleri aldı.
Yürüyüşe CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent de katıldı.
Atatürk Bulvarı’ndan Demokrasi Meydanı’na kadar yürüyen kadınlar, burada basın açıklaması yaptı.
Sakarya Kadın Platformu Başkanı Özgül Kahraman tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
Bugün, bir saat içinde canice katledilen Ayşenur ve İkbal, Özgecan, Münevver Karabulut, Narin, 2 Yaşında tecavüze uğrayarak hayatını kaybeden Sıla bebek, kaybolan Gülistan Doku, Rojin, şehrimizde katledilen Sehle ve daha ismini sayamayacağımız şiddet ve taciz mağduru onlarca kadın için öfkemizle, isyanımızla, can güvenliğimizin olmadığı bir sürecin sonuçlarıyla buradayız. Bugün, yine katilleri, tecavüzcüleri, tacizcileri koruyan, aklayan ve cezasızlık politikalarıyla ödüllendiren sisteme karşı sokaktayız.
Uygulanmayan yasalarla, hafif cezalarla cesaret bulan failler, yaşamlarımıza göz dikmeye devam ediyor. Binlerce suçluya, uyduruk aflarla sokaklarda dolaşan, her an suç işlemeye meyilli psikopatlara karşı, yaşamlarımızı savunmaya devam ediyoruz. Bu ülkede kadınlar ve çocuklar öldürülmesin, şiddette uğramadan yaşayabilsin istiyoruz. Siyasal iktidar toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı bir anlayışla hepimizi şiddetten koruma ve yaşam hakkını sağlama yükümlülüğünü yerine getirsin diyoruz.
Hükümetten ilk imzalayıcısı olmakla övündüğü ancak sonra tam çark ederek, bizlerin sözüne, toplumun hemen her kesiminden yükselen İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR! şiarına kulak tıkayarak içinde bulunmayı sürdürdüğü kadın düşmanlığına son vermesini, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik düzenlemeler yaparak hayata geçirmesini istiyoruz. Kadın ve çocuk düşmanı ceza hukuk sisteminin değişmesi gerektiğini vurguluyoruz. Erkek adalet değil gerçek adalet sağlanana kadar hiçbirimiz güvende değiliz!
Sokaklarda tek bir talepte birleşen kadınları açıktan hedef göstererek susturma gayretinin de eşlik ettiği, kadınların hayatını hiçe sayan uygulamalar ve söylemlerin, erkeklerin şiddetini daha da derinleştirdiğini, meşrulaştırdığını, olağanlaştırdığını söylüyoruz ve yineliyoruz: Kadın cinayetleri politiktir! Bize korkmaktan korkmamayı öğrettiniz. O yüzden de evlere kapanmayacağız. Cezalar caydırmıyor, suçlular içeride yatmıyor diye biz bu karanlık iklimin kurbanları olmayacağız.
Bir arada olacağız, birbirimizi koruyacağız ve hakkımızı arayacağız. Kız çocuklarının, kadınların üstünden bu korku bulutunu söküp atacağız. İktidarın sürekli tekrar ettiği “şiddete sıfır tolerans” sözlerinin ve “kadına yönelik şiddet azaldı” iddiasının gerçeği yansıtmadığı, her yeni kadın cinayetinde, kadına yönelik şiddete karşı yapılan her ihmalde bir kere daha ortaya çıkıyor. Şiddete sıfır toleransın sonucu da sıfır oldu.
Mücadelemiz, özgürce yaşadığımız, sokaklarda güvenle yürüyebildiğimiz, evlerden, işyerlerinden, kampüslerden tacizcilerin, katillerin yok edileceği güne kadar sürecek. Biz kadınlar bu çürümüş düzenle, erkek şiddetiyle mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Gücümüz birliğimizdir. Yaşasın kadın dayanışması.”