Nankörlük, insan ilişkilerinin en büyük zehirleyicilerinden biridir. Yapılan iyiliklere karşılık vermemek, minnet duygusundan yoksun olmak, insanı yalnızlığa ve mutsuzluğa sürükler. Nankörlük, sadece karşı tarafı değil, aynı zamanda nankör kişiyi de yaralar.
Nankörlüğün kökleri genellikle güvensizlik, kıskançlık veya bencilliğe dayanır. İnsanlar, kendilerine yapılan iyiliklerin karşılığını vermemek için çeşitli bahaneler uydururlar. Ancak unutmamak gerekir ki, hiçbir iyilik karşılıksız değildir. Her iyiliğin bir karşılığı vardır, o da minnettarlıktır.
Minnettarlık, insanın en güzel duygularından biridir. Minnettar olan insanlar, hayatın güzelliklerinin farkında olan, çevresine karşı saygılı ve anlayışlı kişilerdir. Minnettarlık, insanları birbirine bağlar, ilişkileri güçlendirir ve toplumu daha yaşanabilir hale getirir.
Nankörlüğün tam zıttı olan minnettarlık, hayatımıza olumlu birçok katkı sağlar.
Minnettar olan insanlar, olumsuzluklar yerine olumlu şeylere odaklanırlar ve böylece daha mutlu olurlar.
Minnettarlık, insanların stresle başa çıkmasına yardımcı olur ve genel sağlık durumunu iyileştirir.
Minnettarlık, insanları birbirine bağlar ve ilişkileri daha sağlam hale getirir.
Minnettar olan insanlar, başarılarına daha kolay ulaşır ve hedeflerine daha çabuk ulaşırlar.
Minnettarlık, insanlara hayatın anlamını ve değerini hatırlatır.
Nankörlükten uzak durmak ve minnettar bir yaşam sürmek, hem kendimiz hem de çevremiz için en doğru tercih olacaktır. Minnettarlık, hayatımıza katacağımız en değerli hazinelerden biridir.
Ayet:
O münafıklar için ister Allah’tan bağışlanma dile, ister dileme fark etmez. Eğer onlar için yetmiş defa bağışlanma dilesen bile Allah onları asla affetmeyecektir. Çünkü onlar Allah’ı ve Rasûlü’nü inkâr etmişlerdir. Allah böyle inançsızlar ve itaatsizler gürûhuna doğru yolu göstermez.
Tevbe süresi/ 80. Ayet