Neden aşkı bulduğumuzda o aşkı yaşayamıyoruz?
Neden her şey güzelken bir anda kaosa dönüşüyor bir ilişki?
Neden mutlu olmak varken sürekli afra tafrayla geçiyor o güzel zamanlar?
Tüm bu olumsuzlukların nedeni beklenti ve hedeftir.
Bir birlikteliğe başlarken o ilişkiyi nasıl güzel şekilde yaşarım fikrinden çok, ilişkiyi geleceğime nasıl taşırım için çaba harcıyor insanlar.
Bir birlikteliğe başlarken amacı sadece mutluluk olan ve bugününü iyi değerlendirebilen insanlar daha tadında ve huzurlu bir ilişkiye sahip olurlar.
Bu fikri benimsemek oldukça zor bir kavram çünkü hepimiz bir birlikteliğe henüz başlarken evlilik için programlanıp o yöne doğru gidebilmek adına hamleler yapıyoruz.
Aslında insanlar şu bilinçte olmalıdırlar; bir ilişkiye başlarsınız, her şey istediğiniz gibi gider, içinde bulunduğunuz ilişki sizi huzurlu mutlu kılar ve evlenmeye karar verir karşınızdaki insanla hayatlarınızı birleştirirsiniz.
Oysaki insanlar bunun aksi tavrı içindeler.
İlişki sürecinde şöyle mutlu olalım, böyle olsun, sen şunu yap, ben bunu yapayım diyerek yaşamak istediği şeyleri sadece dile getiriyorlar.
Güzel şeyler yaşamayı yalnızca hayal ediyor, yaşamadan bir umutla ileri adım atıyor, yaşayamayınca da hüsrana uğrayıp çıkmaz bir batağa sürükleniyorlar.
Hele ki böyle bir umutla evliliğe adım atıldıysa…
Hayal ettiğiniz şeyleri yaşarım umuduyla evlenmeyin, hayallerinizi yaşayabildiğiniz bir insanla hayatınızı birleştirin.
Unutmayın; ihtimallerle kurulan bir ilişkinin sonunda ihtişam olmaz.
Sevgilerimle...
Mail: gamze88karadag@gmail.com