Her köşe yazarının tarzı başkadır. Kimi bir konuyu bir kere yazar, kimi de benim gibi bir konuyu seri olarak yazar. Bir kere yazınca pek sıkıntı olmuyor. Ancak benim gibi seri yazınca insanların canı sıkılıyor. Oysa ben kimsenin canını sıkmak için değil, bir olayı enine boyuna masaya yatırmak için seri köşe yazısı yazıyorum. Peki seri köşe yazmanın faydası oluyor mu! Bu kişiden kişiye değişiyor…
*
Size yakın zamandan iki örnek vereyim. Sapanca Belediye Başkanı Nihat Arda Şahin’i günlerce yazdım. CHP Adapazarı İlçe Başkanı Sabri Anıl Özkan’ın düğününde Başkan Şahin beni gördü. Herkes ‘İşte denk geldiniz’ diye espri yaparken Başkan Şahin, “Cumalı abi işini yapıyor. Yazdıklarını okudum. Eleştirilerinden alınması gereken bir husus var ise aldım” dedi. Genç yaşına rağmen Başkan Nihat Arda Şahin bence erdemlik gösterdi. Kendisini tebrik ettim, buradan da tebrik ederim…
*
Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı geçen Kurban Bayramı’nda AK Parti Karasu İlçe Başkanlığı’nda yapılan bayramlaşma töreninde AK Parti Sakarya Milletvekili Lütfi Bayraktar ve partililerin gözünün içine baka baka “Karasu toz-topraktan geçilmiyor” dedi. Kendi zabıta ekiplerini bir kenara koydu ve sağlık, eğitim, emniyet dahil bütün kamu kuruluşlarının yaptığı işleri eleştirdi…
*
Karasu Devlet Hastanesi’ni resmen yok saydı. Milletvekili Bayraktar’ın gözünün içine baka baka, “Hasta taşıyacağımıza sevk paralarıyla 10 yılda hastane yaparız. Karasu’da sağlıkta eziyetin bini bin para” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yıllardır “Sağlıkta çağ atladık” derken, Başkan İshak Sarı 350 personel ile hizmet veren hastaneyi yok saydı. Kimse ama kimse, “350 personelli bir hastaneyi yok sayıyorsun ama 10 zabıta ile bütün Karasu’nun denetimini nasıl yapıyorsun” demedi, diyemedi…
*
Ben bunları ve fazlasını günlerce yazdım. Benim bu yazılarımın hemen ardından AK Parti Karasu İlçe Danışma toplantısı yapıldı. Başkan İshak Sarı kürsüye çıktı ve, “Birileri yazıyor, hiç takip etmiyorum. Birileri bana gösteriyor, samimiyetle takip etmiyorum, umurumda da değil” diye konuştu. Sarı’nın bu sözleri üzerine Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar kürsüye çıktı ve, “Yazılanları dikkate alacağız, yazılanları takip edeceğiz” dedi…
*
Başkan Alemdar danışma meclisinde, “Yazarların doğru yazdıklarında biz de kendi payımıza düşeni alacağız ama yalanları da yanlışları da tekzip ederek onlara cevabımızı vereceğiz. Bizler, ‘Kimseyi önemsemiyoruz, kimseyi dikkate almıyoruz, kimse umurumda değil’ diyemeyiz. Bizim önceliğimiz insan, her görüşten, her fikirden, her anlayıştan, beklenti içerisinde olduğunu da aklımızdan çıkarmayacağız” diye konuştu…
*
Size iki örnek verdim. Bu 2 örnekte 3 belediye başkanının vizyonu paylaştım. Biri genç ve tecrübesiz ama kendini yetiştirmiş olan Sapanca Belediyle Başkanı Nihat Arda Şahin. Teleferik meselesinde Başkan Şahin’i günlerce eleştirdim. Beni gördü ve, “Gazeteci işini yapacak ve bizde eleştirilerden pay çıkaracağız” dedi. Biri yıllarını siyasete vermiş, il başkanlığı yapmış, ilçe belediye başkanlığını yapmış, şimdi Büyükşehir belediye Başkanı olan Yusuf Alemdar…
*
Ne diyor Alemdar, “Yazılanları dikkate alacağız, yazılanları takip edeceğiz. Yazarların doğru yazdıklarında biz de kendi payımıza düşeni alacağız ama yalanları da yanlışları da tekzip ederek onlara cevabımızı vereceğiz. Bizler, ‘Kimseyi önemsemiyoruz, kimseyi dikkate almıyoruz, kimse umurumda değil’ diyemeyiz” diyor. Çokta doğru söylüyor. Yalan varsa gereğini yap ama yazılan doğru ise kendine düşen payı al…
*
Peki 2011 yılından 2018 yılına kadar AK Parti Karasu İlçe Başkanlığı, 2019 ile 2024 yılları arasında Karasu Belediye Başkanlığı, halen Karasu Belediye başkanı olan İshak Sarı ne diyor! “Birileri yazıyor, hiç takip etmiyorum. Birileri bana gösteriyor, samimiyetle takip etmiyorum, umurumda da değil” diyor. Başkan İshak Sarı’nın vizyonu ve misyonu bu kadar işte. İshak Sarı’ya göre hangi gazeteci bir eleştiri yapsa “reklam vermiyorum ya onun için” diyor…
*
Başkan İshak Sarı kendine göre düzgün, namuslu, sütte leke var ama onda leke yok, başarılı, harika, ulu, bilge, tecrübeli, Allah dostu bir insan, harika bir belediye başkanı. Ama sıra gazetecilere gelince hepsi reklam veya para peşinde koşuyor. Karasu’da geçen gün Rota Beach diye bir yer var. Burayı kiraya vermiş. Halk sahile inemiyor, her gün kavga var. Ama İshak Başkan için sıkıntı yok. Vatandaş gitsin 100 metre ilerden sahile insin. Neyse konuyu çok dağıtmayalım. Bu arada Karasu’da bazı hukukçu arkadaşlar konut alanlarıyla ilgili harika (!) çalışmalar yapıyormuş. Konut alanlarının imar işlerine bizde bakmaya başladık !!!
*
Seri köşe yazılarından girdik yazdıklarımızdan kimin ne anladığına baktık. Şimdi sıra seri olarak köşe yazdığımız AK Parti Sakarya İl Başkanı Yunus Tever ile yönetimine gelecekti ama araya Sakarya Hafriyatçılar ve İş Makinacıları Derneği (SAHİMDER) eski Başkanı Can Akova girdi. Bu eski başkan Can Akova zaman, zaman benim yazdığım haber ve köşe yazılarına yorum yapar. Hatta bazen sert yorumlar yapar…
*
Yorumları sert ama hakaret içermediği için eski başkan Can Akova’ya cevap vermem. Öyle ya hep biz mi eleştireceğiz! Vatandaşta bizi eleştirsin. Sıkıntı yok. Ama bu kez durum biraz farklı ve eski başkan Can Akova’ya cevap hakkımı kullanmak istedim. Dedik ya seri olarak İl Başkanı Yunus Tever ile ilgili “Sakarya, AK Parti’nin kalesi ve AK Parti Sakarya’da 7 belediye kaybetti. Zaten 6 yıldır il başkanısın sayın Tever, yeter artık il başkanlığını bırak.” Biz böyle dedik. Peki eski başkan Can Akova bize ne dedi!
*
Eski Başkan Can Akova benim bu köşe yazımın altına, “Keşke bu kadar baskı ve nefreti Ekrem hoca zamanında yapsaydın ama siyah camlı araçlardan halkın seçtiği ve halktan kaçan için hiç yazdığını görmedim Cumalı. Bu 5 senede hiç mi olumsuzluk yaşanmadı! Tek kelime yazmadınız. Şimdi halkın içinden halkın yanında gezen Yusuf Alemdar başkan geldi ve tam uyum içindeler. İl başkanı olsun diğer ilçe başkanları olsunlar. Ama dedin ya sorunlu adamsın vesselam. Yusuf başkan olsun Tever başkan olsun sana gurut kaptırmazlar emin ol ..!
*
Demek baskı ve nefret içindeyim. Demek biz hiçbir şey yazmadık. Demek sorunlu adamız. Demek bize gurut kaptırmazlar. Evalla Can Akova ama şöyle bir durum var. Sen hafriyat işlerini bilirsin, bizde bu yazı yazma işlerini biliriz. Biz seni yazmadan sen kafana göre topa girdin. Bize bir güzel giydirdin. Ama bu giydirme işlerinde angajman kuralları geçerlidir. Madem bize geçirdin. Şimdi angajman kuralları devreye girdi. Merak etme misliyle karşılığını alacaksın…
*
AK Parti Sakarya Milletvekili Ali İnci dahil kimse benim cevap hakkımı kullanmamı engellemez. Şöyle bir 15 Temmuz Milli İrade Derneği’nden bir girelim. Bu derneğin sana hangi kapıları açtığına bir bakalım, dimi! Madem biz sorunlu ve nefret içindeyiz. Bakalım sorunlarım, nefretim, içindeki baskılar, bir de gurutları kapamadığımız için yaşadığımız hırslar, kulağımıza gelen iddialarla birleşince ortaya ne çıkacak!
*
Devam Edecek…
*
NOT:
Bu arada AK Parti Sakarya İl Yönetimi daha sizinle de işimiz bitmedi. Dün yazdık ya Yusuf Alemdar aday adayı iken partiyi ziyaret ettiği zaman yönetimden kaç kişi sırra kadem bastı. İşte onu netleştirmeye çalışıyorum. 50 kişilik yönetimden bi diyorlar 23 kişi yoktu, bi diyorlar 32 kişi yoktu. Durun bakalım şu Can Akova işi bitsin, size geleceğim…
*
Bu arada araya Can Akova’yı aldığım ve beklettiğim için sevgili AK Parti Sakarya İl Başkanlığı yönetiminden de özür dilerim…