112 Acil servis…
En kritik zamanımızda…
En zor anımızda…
En acı günümüzde…
Hele hele de…
Koronavirüs’te…
Hep yanımızda oldu…
Ailemizi…
Canımızı…
Çocuklarımızı teslim ettik…
Kolay değil tabi…
canla başla çalışıyorlar…
Ve hiç hak etmedikleri halde…
saldırıya uğruyorlar…
Küfür yiyiyorlar…
Tehdit ediliyorlar…
Bunların fazlası var…
Ama eksiği yok…
*
Bizde gazeteciler olarak…
hep ama hep yanlarındayız…
112 Acil Servis ekiplerine…
yapılan her türlü haksızlık…
karşısında bütün basın…
onların yanında oldu, olacak…
Bir tek 112’nin değil…
Sağlıkçıların yanındayız…
Bize düşen ne görev varsa…
Yaptık ve yapmaya
da devam edeceğiz…
Şimdi mevzuya gelelim…
*
Her meslekte olduğu gibi…
112 Acil Servis’te de…
birileri var….
Ve ne yazık ki bu birileri…
haddini aşıyor…
Keşke olmasa ama
ne yazık ki aşıyorlar…
Yıllardır uyarıyoruz….
Diyoruz ki…
Siz işinizi yapın…
Biz işimizi yapalım…
Yok…
Yok babacım, yok…
İlla ki sıcak olay yerinde…
birileri çıkıyor…
*
Burnundan soluyan…
Dalacak yer arayan…
Öfkeden çıldırmış o
kalabalık içinde…
“Çekme”
“Çekemezsin”
Böyle bağırıyor…
112 Acil serviste görevli…
birileri bağırsa hiç sıkıntı yok…
Duymayacağız…
Umursamayacağız…
*
Ama öyle olmuyor…
Defalarca yazdık…
112 ekibi “çekme” diye bağırdığı anda…
gazeteciler olay yerinde canlı…
birer hedef haline geliyor…
Zaten sorunda bu…
tek sorun bu…
112 çalışanı sabaha kadar…
bağırıp dursun, duymuyoruz…
Muhatap olmuyoruz…
Ama 112 çalışanı bağırınca…
Orada biriken halk, gazetecileri…
Hedef alıyor.
Olay yerinde gazeteciler…
canlı hedef oluyor…
Mesele bu…
*
Yıllarca yazdık…
Yıllarca anlattık…
Olmadı…
Biz onların mesleğine…
saygı duyarken, onlar…
bizim mesleğimize…
saygı duymuyor…
Biz onların ekmeğine..
saygı duyarken, onlar…
bizim ekmeğimize saygı duymuyor…
Soruyorum…
Alayınıza soruyorum…
*
Siz hiç, olay yerinde bir gazetecinin…
“Sakın o serumu takma, damar yolu açma”
dediğinizi duydunuz mu!
Siz hiç olay yerinde bir gazetecinin…
“Boyunduruk tak veya takma”
dediğinizi duydunuz mu!
Biz ne karışırız sağlıkçının işine!
Bizim ne haddimize…
Biz kamu adına olay yerinde...
gözlem yapar, olayın haber…
değeri varsa haberleştiririz…
Olay budur…
*
Ama 112 Acil serviste…
birileri var…
Olay yerinde “çekme” diye…
gazeteciye bağırıyor…
Bu bağıranlara soruyorum…
Yönetmen misin!
Heeee…
Nesin!
Yönetmen misin!
Neyi çekecem!
Neyi çekmeyecem!
Sana ne!
Sana mı soracağım!
Heeeeee…
Kimsiniz siz!
Nesiniz!
Sağlıkçı isen haddini bil…
*
Sana mı kaldı!
Heeeeeeeeeeee….
Sana mı kaldı!
Bunca polis…
Bunca Jandarma…
Bunca itfaiyeci...
Bunca görevli var…
Hiç biri ses çıkartmıyor…
Çıkıyorsun ortaya…
“çekme” diye bağırıyorsun!
Sen kimsin ki…
gazetecinin görevini
yapmasına engel oluyorsun!
O çek bunu çekme…
*
Hadi diyoruz….
112 Acil servis bizdendir…
Hadi diyoruz…
İşleri zor…
Hadi diyoruz…
İdare edelim…
Ama artık yeter…
İşin artık boyutu değişti…
Resmen…
Ama resmen…
Olay yerinde gazetecileri…
hedef yapmak için…
yarışıyorsunuz…
*
12 Eylül 2023…
Yer Adapazarı…
Bunu bize yaptınız…
Küfür yedik…
Ölümle tehdit edildik…
Kahvehane linçe kalktı…
19 Ekim 2023…
Yer Akyazı…
112 çalışanı işi abarttı…
Çekme ile başladı…
fiziki olarak saldırdı…
23 Kasım 2023…
Yer Adapazarı…
Kavga çıktı…
Polis düştü yaralandı…
Olay yerinde 30 polis var…
112 Acil Servisi’nden…
2 ekip birden “çekme” diye…
bağırıyor…
*
Daha 4 gün önce oldu…
30 polis var…
Hepsi gazetecinin…
işini yapmasına saygı duyuyor…
2 ambulans ekibi ise…
O kalabalığın içinde…
gazetecileri hedef yapıyor…
Bakın…
Net söylüyorum…
Artık olay yargıya taşınacak…
Görevli gazeteciye engel olmak…
Gazetecileri canlı hedef yapmak…
Basına sansür…
Hakkınızda suç duyurusunda bulunacam…
Ama kazanırım…
Ama kaybederim…
Önemli değil…
*
Birde davaya şunu ekleyeceğim…
FETÖ/PDY hain teröristlerinin…
yıllarca gazetecilere uyguladığı…
olay yerinde “çekme” diye bağırıp…
halkı galeyana getirip “Linç”
ettirme taktiği vardı. Bunun da
araştırılmasını isteyeceğim…
Öyle ya…
Yetkisi dışına çıkarak…
olay yerinde gazetecileri…
canlı hedef yaptırmak…
isteyenlerin ne alacı olabilir!
Neden öfkeli kalabalığı…
Provoke ediyorlar!
Amaç ne!
Hedef ne!
Devlet bunu da incelesin…
*
15 Temmuz darbe girişimi…
öncesi ve sonrasında…
FETÖ/PYD ile ilgili bir çok…
hem yerel basında…
hem Sabah Gazetesi’nde…
imza attım.
Halen Sabah Gazetesi…
Sakarya muhabiriyim…
Nereden bileceğim…
FETÖ/PYD uzantılarının…
benimle uğraşmadığını!
Nereden bileceğim terör örgütünün…
halen listesinde olmadığı mı!
*
Çok mu uçuk gidiyorum!
Çok mu uçtum…
“Yok artık” mı!
Saçmalıyor muyum!
İyi ama yaşananlar var…
Her ay yaşıyoruz…
Her ay canlı hedef oluyoruz…
Hiç yetkisi olmadığı halde…
her olay yerinde bizi…
“çekme” diyerek canlı…
hedef yapanların…
o zaman amacı ne!
Amaç ne!
*
Yakın tarihten örnek vereyim…
Eylül…
Ekim…
Kasım…
Bu aylardaki olaylardan…
Elimde fotoğraf var…
Görüntü var…
Daha 4 gün önce ne oldu!
Yerde yaralı polis var…
30 polis gazetecilere…
görevini yapan gazetecilere…
ağzını açmıyor…
Ama yerde yaralı polis…
yatarken ki polisin
yaralanmasına üzülen…
ve sinirlenen kalabalık…
öfkeliyken 112 Acil
çalışanları “çekme” diye bağırıyor…
*
Niye!
100 kere sordum niye!
Seni ilgilendirmeyen…
Yetkin dışında…
30 polisin içinde…
Niye bağırıyorsun!
Amaç ne!
Gazeteciler hedef mi olsun!
O zaman bende sorarım…
FETÖ/PYD terör örgütüyle…
iltisaklı bir durum…
var mı, yok mu!
Ben şikayetçi olunca…
devletimiz baksın…
karar yüce mahkemenin !!!
*
NOT:
Sakarya Sağlık İl Müdürlüğü İl Ambulans Servisi Başhekimi Uzman Dr. Necip Gökhan Güner’e sormak isterim. Nasıl, eğleniyor musun! Eylül, Ekim ve Kasım aylarında senin ekiplerin gazetecileri canlı hedef yaptı. Nasıl eğlenceli mi! O zaman şöyle yapalım Uzman Necip bey…
Madem bu eğlencenin bir parçasıyız. Hatta bu eğlencenin odağı biz gazetecileriz. Senin eğlencene bizde ortak olalım. Hep birlikte eğlenelim. Bakalım gazetecileri canlı hedef yaptırıp eğlenmek nasıl oluyor!