“ÇİFTÇİMİZE İTHALAT SİLAHI ÇEKİLMEMELİ...”
Ercan Başnuh, mısır ithalatındaki gümrük vergisi oranının yüzde 130'dan yüzde 5'e düşürülmesine tepki göstererek, hükümet ikinci ürünü beklemeden ihtiyaç olup olmadığını da değerlendirmeden adeta mısır üreticisinin ekmeğini elinden almak isteyerek, ithalata başvuruyor. Çiftçimiz kendisine karşı ithalat silahını çeken hükümetin, Türk çiftçisinin para kazanmasını istemediğini, yabancı ülkelerin çiftçisinin kalkınmasına destek olduğunu düşünüyor. Ve haklı olarak soruyor. Çiftçi para kazanmasın mı?
“BU ÇİFTÇİMİZE BÜYÜK DARBE VURACAK”
Başnuh, mısır ithalatında yüzde 130 olan gümrük vergisini yüzde 5’e düşüren ve Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile ilgili açıklama yaptı. Çiftçinin bu kararı kendisine yapılan bir ihanet olarak gördüğünü ve bu kararın da çiftçiye büyük bir darbe vuracağını ve 31 Aralık 2024’e kadar 1 milyon ton mısır ithal edileceğini belirten Başnuh’un açıklaması şöyle:
“BU KARARLAR YERLİ VE MİLLİ BİR POLİTİKAYA HİZMET ETMİYOR”
“Gümrük vergisini düşürerek ne yapmak istediğinizi çıkın halka açıklayın. Pamukta, arpada, buğdayda kar edemeyen çiftçi tek kazanç sağladığı mısırda ithalat silahı ile vurulmaya çalışılıyor. İktidar çiftçiden ne istiyor? Tarlada artan maliyetlerle mücadele eden çiftçimizin ekim yapması istenmiyor mu? Çiftçiyi tarlaya küstürmeye mi çalışıyorsunuz? Neden çiftçiye ihanet içeren bir karar, ona layık görülüyor? Her zorluğa göğüs geren çiftçimiz bu kararlarla ezilmemeli. Bu kararlar yerli ve milli bir politikaya hizmet etmiyor. Cumhurbaşkanı kararıyla yılbaşına kadar 1 milyon ton Mısır %5 vergi ile ülkemize ithal edilecek ve Türkiye 1 milyon ton mısır ithalatına, 220 milyon dolar yani 7,5 milyar lira ödeyecek.
“RUSYA VE UKRAYNA ÇİFTÇİSİNE KAZANDIRIYORSUNUZ”
Çiftçiye verilmeyen destek, ithalatçıya, Rusya ve Ukrayna çiftçisine ödenecek. Bu nasıl bir politikadır? Çiftçimiz tarımı bitiren bu yanlış politikalarınızı değerlendiriyor ve sizin ithalat lobilerine destek olduğunuzu görüyor. TMO’ların önünde beklettiğiniz çiftçimiz bu uygulamalarınızı hak etmiyor. Daha ötesi bu yapılanı kendisine ihanet olarak görüyor.
“22 YILIN SONUNDA TARIM POLİTİKANIZ DA İFLAS ETTİ”
Eğer diyorsanız, “Yerli üretim tüketimi karşılamıyor” o zaman çiftçinin size iki çift sözü var. Biz de çiftçinin sesi olarak size bu soruları yöneltiyoruz. Bu tüketim artışını öngörecek vizyona, veri akışına sahip değil misiniz? 22 yıldır bu sistemleri kuramadınız mı? Tarım politikalarını hükümetiniz belirlemiyor mu? Bunları da dış güçler mi size empoze ediyor? Türk çiftçisini neden korumuyorsunuz? İthalat lobileri mi sizi yönlendiriyor? 22 yılın sonunda Tarım Politikalarınız da iflas etti...
“DEVA’NIN TARIM EYLEM KİTABINI OKUYUN”
DEVA Partisi olarak çiftçimizin yanındayız ve onun haklarını korumak için onun sesi olmaya devam edeceğiz. Ülke insanının menfaatini gözetmeyen Politikalar yerli politikalar olamaz. Ülkesini seven işini doğru yapandır. Sizin ülkeyi getirdiğiniz durum ortada. Tarım politikalarınızı düzeltmeniz için DEVA Partimizin Tarım Eylem kitabını okumanızı tavsiye ediyoruz. Ancak artık çok geç. Sanayi toplumu inşaa edeceğiz derken, tarımın ne kadar stratejik bir sektör olduğunu elinizin altından kaçırdınız. Liyakatsiz yöneticileriniz ve ekiplerinizle hangi kitabı okuyorsanız tersten ve yanlış okumaya devam ediyorsunuz. Halktan kopuksunuz. Kamuoyunun nabzını tutamayacak kadar kibir içindesiniz. İhanetle nitelenen uygulamalarla bu işi daha fazla sürdüremezsiniz. Millet yılgın ve öfkeli. Vatandaş artık yeter diyor. Çocuğuna okul harçlığı veremeyen, tarlasını ekmeye artık gücü yetmeyen insanlardan daha fazla nasıl vergi alabilirizin derdine düşmüşsünüz. DEVA Partisi olarak vatandaşımızın haklı sesi olmaya ülke gerçeklerini gündemimizde tutmaya devam edeceğiz.” dedi.